Kolay değil, hem de hiç değil… Adaletin izinde ilerlemek, karın boşluğunuzda duyduğunuz o acı yılgınlık hissi ile mücadele ederek öfkenizi adalet arayışında kullanabilmek, zor, şu ahir zamanlarda daha da zor…
Akademisyenlik yolunda ilerleyen arkadaşlarım, bu yolda ilerlemek çabasında ve hedefinde olan genç yoldaşlarım, sizlere kıssadan hisse, hatıradan kesitlerle naçizane öğütlerim var. Yaklaşın…
Kadrolar emrinize amade değiller. Hayır, hem de hiç değiller! Amcanız, dayınız, kuzenleriniz ya da daha güzeli babanız, tırnak içerisindeki partilerde yer almıyor ya da o tırnak içerisindeki çeşitli partilerin önceden yerleştirmiş olduğu eşik bekçisi akademisyen bozmaları ile tanışıklık taşımıyor ise, e yani, o kadrolara artık girebilmeniz oldukça zor. Hadi oldu da girdiniz, olmaz dedik ama oldurdunuz ve siz de benim gibi bir kapı aralığından geçtiniz ve kendinizi akademinin zorlu yollarında buldunuz. Macera yeni başlıyor…
Yok öyle makaleler yazmak, kongrelerden kongrelere koşarak bilimsel çalışmalarınızı sunmak. Yok yok, siz asistansanız artık bir akademik kölesiniz. Şöyle düşünün, memursunuz ama beyaz yakalı değilsiniz. Akademisyensiniz ama tam anlamı ile bir “HOCA” da değilsiniz. İyi de siz nesiniz? Hah dediğim gibi, kölesiniz. Elbette çeşitli kanuni zorunluluklar gereği yöneticilerin çaylarını odalarına getirmek zorunda değilsiniz. Ama siz zorunlu olmasanız dahi onlar bunu istemekten çekinmeyeceklerdir, bilesiniz!
Malumumuz, COVID-19 adlı bir illet dünyayı kasıp kavuruyor. Ülkeler birer birer yeniden sınırlarını kapatıyor, yüz yüze eğitime ülkemizde de uzunca bir süredir ara verildi ve verilmeye de devam ediliyor. Büyük katılımlı sınavlar tartışmaya açılıyor, yapılmak mecburiyetinde olunduğunda dahi olağanüstü önlemlere başvuruluyor. Peki ama yüksek lisans ve doktora mülakatlarında durum nedir? Çokça övdüğümüz fakat uygulama esasında sıklıkla çöken uzaktan eğitim sistemlerimiz devreye mi giriyor? Hayır. Sınavlar iptal edilerek aleni bir şekilde sınav puanları mı baz alınıyor? Hayır. Çarşıdan, pazardan, pazarcıdan nem kapan yöneticiler ne yapıyor dersiniz? Adım atmaktan korktukları küçük sınıflara siz akademik köleleri gözetmen olarak yollayarak, Allah kerim, yap sınavı da gel, diyebiliyorlar…
Peki ama adalet? Ahlak? Daha önemlisi vicdan? Yok öyle şeyler arkadaşlar, akademi burası. Siz artık bir kölesiniz. Adalet aramak da neymiş…
Comments